İpek Yolu Haber Ajansı

AŞIK DURSUN YEŞİLOĞLU


Türküler söyledim deyişler yazdım 
Âşık Dursun artık kafayı bozdum 
Kerem gibi yandım kül oldum tozdum
Üstümden yel gibi geçeni gördüm. 

Anadolu’nun kültürel belleğinin yanı sıra kültürel çeşitlilik ve zenginliğinin de önemli bir ifadesi olan Âşıklık geleneği; yüzyılların deneyimlerinden süzülerek biçimlenmiş, şiiri, müziği ve hikâye anlatımını içeren çok yönlü bir sanattır. Kendine özgü geleneği ve icrası olan âşıklık geleneğinin en önemli niteliği, döneminin yaşayış ve hayata bakış tarzını, etik ve estetik değerlerini yansıtarak geniş halk kitlelerine hitap edebilmesidir
Geleneğe uygun bir biçimde şiir söyleyebilen, karşılıklı atışma yapabilen, hikâye anlatabilen ve icralarını çoğunlukla saz eşliğinde gerçekleştiren sanatçılara âşık; bu söyleme biçimine “âşıklık-âşıklama” denilmektedir. Bu sanatın temsilcileri, usta âşıkların yanında uzun yıllar çıraklık yaparak yetişmektedirler. Âşıklar, hem manzum hem de manzum-mensur eserlerle edebiyatımızda âşık tarzı adı verilen kendilerine has bir üslup oluşturmuşlardır.
Âşıklık geleneğinin kökeni konusunda çeşitli görüşler bulunmakla birlikte genel kabul, âşıklığın ozan-baksı edebiyatı olarak adlandırılan Türk destan anlatım geleneğine dayandığı ve Türklerin İslamiyet’i kabul etmesinden sonra ortaya çıkan tasavvufi düşünce ile Selçuklu ve Osmanlı yaşamı biçimi ve kabullerinin bu geleneği şekillendirdiği yönündedir. Âşık, güzellikleri övdüğü ve acıları dramatik bir dille vurguladığı kendi deyişlerini veya ustalarının deyişlerini yöresel ezgilerle saz eşliğinde söyler. Âşıklar tarafından söylenen şiir ve hikayeler, sevgiliye duyulan özlemi, ilahi aşkı, kahramanlık hikayelerini ve döneminin toplumsal sorunlarını konu edinir.  Anadolu insanının dünya görüşü, ahlaki ve estetik anlayışı âşıkların şiirlerinde ifade edilir.
Âşık repertuarı, geçmişten günümüze anonim bir şekilde aktarılan aynı biçimsel özellikleri taşıyan âşıklık edebiyatının şiir, söyleyiş ve icra tarzlarıdır.  Bu tarzlar  bölgelere ve yörelere göre farklı özellikler taşıyabilmekte ve farklı isimlerle de anılabilmektedir. Atışma, Leb Değmez, Muamma Asma, Varsağı, Taşlama, Kalenderi, Selis, Deyiş, Destan, Divan, Koşma, Tekellüm, Mani, Türkü, Semai, Satranç ve Vezn-i Ahar âşık repertuarının türlerindendir.
Âşık repertuarının en bilinen türlerini atışma ve leb değmez oluşturur. Atışma, en az iki aşığın dinleyici huzurunda karşı karşıya gelerek söyleştiği veya birbirlerini söyledikleri sözlerle alt etmeye çalıştıkları bir tür yarışmadır. Leb değmez ise âşıkların ustalıklarını sergilemek için bir nevi söz hüneri olarak başvurdukları bir atışma biçimidir. Bu tür, âşıkların dudaklarının arasına aldıkları bir toplu iğne eşliğinde b, p, m, f, v gibi dudak ve diş-dudak seslerini kullanmadan şiir söylemeleri esasına dayanır.
Âşıklar sanatlarını icra ederken yörelere göre değişiklik göstermekle birlikte âşık fasılları adı verilen belirli bir silsileyi gözetirler. Merhabalaşma; âşıkların seyircileri selamladığı, “hoşgeldiniz”, “merhaba”, “safa geldiniz” gibi rediflere bağlı deyişler söylediği giriş bölümüdür. Hatırlatma; usta âşıklardan deyişlerin okunduğu bölümdür. Tekellüm; icranın en geniş ve en çok beceri isteyen bölümü olup daha çok iki âşık ile yapılmaktadır



RAĞBET GÖRÜYOR 

Bu zamanın herbir şeyi bir tuhaf 
Yalancı olanlar rağbet görüyor. 
Sırtından vuruyor aman el insaf 
Plâncı olanlar rağbet görüyor.

Gönüller kıranlar canı üzenler 
Garibi görünce dudak büzenler
Tilki gibi fitne fesat gezenler 
Talancı olanlar rağbet görüyor. 

Aşk bağı kurumuş daldan haber yok
Karga bülbül olmuş gülden haber yor
Arılar kovansız baldan haber yok.
Bozancı olanlar rağbet görüyor. 

Sevgisiz duygusuz anlamaz meram
Aslılar cılk olmuş neylesin kerem
Gündüzü gecesi herşeyi haram
Kazancı olanlar rağbet görüyor. 

Şekilden şekile giriyor yüzü 
İkilik kokuyor kelamı sözü 
Batıldan tarafa kayıyor özü 
İnancı olanlar rağbet görüyor. 

Âşık Dursun hangisini yazayım 
Kime ne söyleyim kime kızayım 
Külümde kalmadı esip tozayım 
Kırancı olanlar rağbet görüyor. 

Âşık Dursun YEŞİLOĞLU 


AŞIK DURSUN YEŞİLOĞLU BİYOGRAFİSİ

Aşık Dursun Yeşiloğlu Osmaniye’nin Düziçi ilçesinde 1959 yılında dünyaya geldi. Lise mezunu, kitap okumayı çok sevdiği için bol bol kitap okuyarak kendini geliştirdi. Düziçi belediyesinde çalıştı, yine Düziçi ilçesinde yayın yapan bir radyoda 15 yıl aralıksız sunuculuk ve program yayıncılığı yaptı.
Aşık Dursun Yeşiloğlu yazmış olduğu şiirlerinin bir kısmını GÜL DAMLASI isimli kitapta topladı. Düziçi Karacaoğlan Kültür ve Dayanışma derneği başkanlığına getirildi halen başkanlık görevine devam etmektedir. Yurdun çeşitli yerlerinde yapılan  etkinliklerine davet edildi. Birincilik, ve diğer derecelerde ödüllere layık görüldü Çeşitli Tv ve radyo programlarına katıldı Şiirleri çeşitli dergi, gazete ve antolojilerde yayınlandı. Bazı gazetelerde hakkında yazılar yazıldı şiirlerine yer verildi. Onlarca şiiri bestelenerek çeşitli sanatçılar tarafından seslendirdi. 
Evli ve 3 çocuk babası olan Aşık Dursun Yeşiloğlu Osmaniye’ Düziçinde ikamet etmektedir 

HABER: Özkan Güli 
İpekyolu Haber/ İSTANBUL

Yorumlar

Bu habere henüz yorum yapılmamış. İlk yorum yapan siz olun.

Yorum Yaz