Filistin için YYÜ Öğrencilerinden Basın Açıklaması

Abdullah Memiş

Van 

Görsel; YYÜ Filistin Destek Standı 

Sevgili arkadaşlar ve basınımızın değerli temsilcileri,

Bugün Gazze’de İsrail Terör Devleti, dünyanın gözü önünde kardeşlerimizi acımasızca katlediyor. Siyonist Yahudiler ve onların batılı işbirlikçileri Gazze’de insanlığı ve insana dair ne kadar değer varsa hepsini öldürdüler. İslam dünyasından ise zayıf, cılız seslerden başka ses çıkmıyor. Üzerimize adeta ölü toprağı serpilmiş. Kendini Müslüman olarak tanımlayan milyonlarca insan basit konforlarından dahi ödün veremiyor. İsrail menşeyli ürünlerin boykot edilmesine bile destek vermiyorlar. 

Oysa Hristiyan batı ülkelerinin halkları Gazzeli mazlumlar için daha yüksek sesle bu zulme karşı çıkıyorlar. Bildiğiniz üzere Başta Amerika olmak üzere dünyanın pek çok üniversitesinde İsrail ve Siyonist zulmü telin ediliyor.  Siyonist İsrail hükümeti protestoları bile kabullenemiyor. Siyonist terör devletinin Amerika ve batı ülkelerinin yönetimlerine yaptığı baskılarla üniversite öğrencilerinin ve halkın seslerini kısmaya çalışıyorlar. Her türlü baskı gözaltı ve tutuklamalara rağmen bu insanlar İsrail zulmünü haykırmaktan vazgeçmiyor. 

Kardeşlerim!

Biz ne zaman bu hale geldik? 

Gazze’deki kardeşlerimiz günün ne kadarında aklımızda, zihnimizde, gönlümüzde ve en önemlisi gündemimizde? Hangi geceler Gazze’deki katliamlar sebebiyle uyku tutmuyor, uyuyamıyoruz? Gazze ne kadar gündemimizde? Zalimlere ne kadar öfkeliyiz? Ve bu öfkemizi ne kadar gösteriyoruz? Onlara hizmet ettiğini açıkça beyan eden veya hizmet ettiğini bildiğimiz kaç tane firma ile ne pahasına olursa olsun artık yollarımızı ayırdık? Günde kaç kişiye zalimleri ve onların karşısında olduğumuzu, olunması gerektiğini anlatıyoruz? Kalbimizin ızdırabı ne kadar gözlerimizde yaşa dönüşüyor? Günde kaç defa ellerimizi kaldırıp, çaresizliğimizi Allah’a bildirip kardeşlerimiz için dua ediyoruz? Gerçekten ne kadar üzgünüz? 

Kardeşlerim,

Bizler Öğrenci Toplulukları Platformu olarak bugün burada kardeşlerimizin yanındayız. Fiziksel olarak olmasa da gönlümüz, kalbimiz ve dualarımız onlarla birlikte. Yönümüz belli, safımız belli, tarafımız belli. İlahi deftere kayıt düşüyoruz. Derdimizi haykırıyoruz. 

Bu anlamda Gazze’li kardeşlerimizin yanında olduğumuzu haykırmak, tavrımızı, tepkilerimizi, duygularımızı yeniden gözden geçirmek zorundayız.

Hayatın olağan akışı içinde körelen kardeşlik  duygularımızı, tutum ve davranışlarımızı, bakış açılarımızı, bize ve kardeşlerimize düşmanlık edenlerle ilişkilerimizi gözden geçirmek zorundayız. 

Gazze’deki kardeşlerimizle gönül bağımızın güçlendirmek zorundayız. Dostumuzu, düşmanımızı tanımak ve konumumuzu, yerimizi buna göre belirlemek zorundayız. 

Artık sözün bittiği yerdeyiz. Bugün dünyada çıkan en güçlü ses Gazze’li şehitlerin sesidir. Başta Müslümanlar olmak üzere herkes bu sese kulak vermeli. Rabbimiz bizi duyanlardan eylesin! Şehitlerin mesajını anlayanlardan eylesin! Amin!

Bu vesile ile Öğrenci Toplulukları Platformu olarak on gün boyunca sürecek etkinliklerimize katkı sağlayan ve bizzat katılım sağlayan hocalarıma ve özellikle öğrencilerimize teşekkür ediyorum.  

Hepiniz Allah’a emanet olun!