İpek Yolu Haber Ajansı

KANSERLE SAVAŞ HAFTASI (1-7 NİSAN)

KANSERLE SAVAŞ HAFTASI (1-7 NİSAN)

KANSERLE SAVAŞ HAFTASI
                                                   (1-7 NİSAN)
         Genelde hastalıklar kapımızı çalmadıkça, ya da yakınlarımızdan birinin hayatına müdahale etmedikçe araştırmasını pek yapmayız, merakta etmeyiz. Ama hastalandık mı düşünür, araştırır, kaynak bulur, bilgi toplarız.
        Ülkemizde 1-7 Nisan tarihleri arası Kanser Haftası olarak kutlanılır. Bu hafta boyunca, dünyada kalp damar hastalıklarından sonra gelen kanser hastalığı tanıtılır, bilgi verilir. Kansere sebep alan faktörler ve korunma yolları anlatılır, özellikle ailesel geçişler düşünerek, ailesinde kanser olanlar belli sürelerde şikayet duyulmasa bile kontrollere gidilmesi söylenir. Sigara ve alkolden mümkün oldukça uzak durmak gerektiği vurgulanır.  Okullarda da kanserle ilgili bilgi verilerek örgencilere bu hastalık ve korunma yolları anlatılır. Yeterli ve dengeli beslenerek bağışıklık sistemini korumak. Stresten uzak hareketli ve taze sebze, meyve tüketimine ağırlık vererek kanser hastalığından kendimizi ve ailemizi koruyabiliriz. Kanser hastalığı erken, teşhis edilirse, kısa sürede, az bir masrafla yenebilir, eski sağlığımıza kavuşabiliriz.     
          Kanser, yaşına, cinsiyetine, statüne, yaşadığın coğrafyana bakmaksızın, hayatın her diliminde önüne çıkabilir ve hayatınızın akışını etkileyebilir.  
        Kanser terimi Latince “cancer” Yunanca “carcinos” Latince de tümür anlamını taşır şişlik ve ur anlamına gelir. İstenilmeyen bu tümörler benign( selim: iyi huylu), malign (habis: kötü huylu) olmak üzere ikiye ayrılır.
        Kanser, vücudumuzda normalde bir hücre çoğalması ile olur. Düzenli bir şekildeki bu çoğalma devam ederken, farklı bir sebepten dolayı bu çoğalma kontrolden çıkar ve aşırı bir çoğalmayla kapladığı organı tehlikeye koyarak bütün bünyeyi etkiler ve zamanında teşhis edilip, tedavisi yapılmazsa kötü sonuçlanan bir hastalıktır.  
       Vücudumuzda çoğalan, artan her kontrolsüz hücre çoğalması kanserle sonuçlanmaz. Vücuttaki savunma mekanizmamız güçlü ise vücut bu anormal oluşumu yok edebilir. Bazen de çoğalan bu anormal çoğalmalar tümör denilen şişliklerle kendini göstererek kişileri korkutur. Bunlar zararsız olur, ya ameliyat (cerrahi) ya da tıbbi ilaçla tedavisi yapılarak hastalık yok edilir.
        Kanser gerek gen yapısı, gerekse çevresel faktörlerle(kanserojen etkenler) ortaya çıkabilir. Sebepleri çok çeşitli olsa da, radyasyon, boyalar, güneş ışınları, sigara içmek, alkol, yanmış besinler, yanlış beslenme, stres, aşırı soğuk ve sıcak besinlerin alımı, asbest, bir organ veya dokunun kronik tahrişi ve bizmut gibi maddeler ayrıca harekesizlik ve çalışma ortamının sağlıksız olması da kanseri tetikler.    
       Kendimize dikkat ederek, vücutta herhangi bir değişiklik olursa doktora gidelim. Sigaradan, içkiden uzak duralım, iyileşmeyen ağrı ve yaraları ihmal etmeyelim. Güneşte fazla kalmayalım, çoğalan siğil ve benlerdeki değişikliği takip edelim, öksürük ve ses kısıklığını ve nedenini bilmediğimiz zayıflığı, ateşi araştırıp doktora hemen gidelim.   
       Eskiden kötü, ölümcül gözle bakılan bu hastalık, yıllarca yapılan araştırmalardan sonra günümüzde teşhisi konabilir, tedavisi de yapılabilmektedir. Çıkan son ilaçlar, artan uygulama yöntemleri ve kişilerinde daha bilinçli erken hastaneye başvurması bu hastalıktan kurtulmayı kolaylaştırmıştır.

Fatma Özger Bilgiç
İpekyolu Haber /Mersin

Yorumlar

Bu habere henüz yorum yapılmamış. İlk yorum yapan siz olun.

Yorum Yaz