HAYATLARIMIZDAKİ ELALEMLER

23.11.2022
Paylaş

Güzel bir geceden hayat dolu nağmeler doğuracak bir yazıya başlamak istedim bugün. Küçük bir çocuğun ilk adımlarının verdiği mutluluk misali biraz tebessüm ile dolmak, bir annenin o ilk adımları ile başarıdan başarıya koşan evladı ile gurur duymasının verdiği kendinden eminlik duygusu ile geceyi karanlıktan sıyırıp, aydınlık ile bütünleştirmek hatta kararan hayatlarımızı aydınlığa kavuşturmak için zamanında atılamayan o ilk adımları atamayanlara o ilk adımı atabilme fırsatı yaratabilmek için yazıyorum. Başlayalım o halde klasik sözüm ile. Sonrasında kendimizle biraz yüzleşip, mutluluğun ne olduğuna bakacağız.

“Bir ruh misali bedenden ilk ayrılışın verdiği korkuyu iliklerime kadar hissedip, ölüme meydan okumak, hatta geçmişime sığdırdığım unutulan hayallerim için savaşmak istiyorum!”

Bizler beşeriyetin ilk gününden beri yani adem ve havva’nın yeryüzüne gönderilip, yek alaktan çoğalması ve habil ile kabilin şeytana yenik düşüşünden sonraki ilk günahtan sonra yeryüzüne adeta bir hastalık misali yayılıp, yetiştirdiğimiz nifak tohumlarını özenle zehirli meyvelerinden yeni tohumlar yaratıp, pür-ü pak kalan bölgelere yaydıktan sonra onca yıkıma rağmen doyumsuzluğumuz üzerinde hükümran olduk. Bu öyle bir doyumsuzluktu ki kendi gözlerimize bile zaman zaman korkudan perde indirip, heyhat içinde hakikate cemal olduk. Beden içinde beşeriyetin kötü kokularından olacak ki ne kadar yıkansak da kötü kokularımız üzerimize mahkum kılınmıştı. Kimi zaman amellerimizin laneti olarak, kimi zaman da bahsettiğim doyumsuzluğumuzdan kaynaklı olaraktı. Ama hak olan bir şey vardı ki “Mutluluğumuza” ENGELDİ!

Hadi o halde yüzleşmenin vakti geçtiyse, mutsuzluğun hafiften esen kötü kokusunu temiz ve ferah bir havaya ulaştıralım. Çözüm nedir? Çözüm bariz ve ortadadır ki çevresel faktörler ve içsel bunalımımızın verdiği tuhaf duygular. Yani yarı yarıya bizden kaynaklı durumlar.Ama yetmez. Bir şey daha var ki en büyük suçlunun ta kendisidir!

Şimdi kafa karıştırmadan örnek verelim o halde fani hayatlarımızdan. Mesela en son ne zaman istediğimiz bir kıyafeti giydik? Ya da daha da zora kaçalım… En son ne zaman aynanın karşısına geçip, bedenimizin içinde, karanlık perdeler ardına gizlenmiş o küçük çocuğu mutlu etmeye çalıştık? Ona hiç nasıl olduğunu? Ne istediğini? Neden bu kadar mutsuz olduğunu, mutsuzluk faktörlerinin ne olduğunu öğrenmeye çalıştık mı acaba? Tuhaf olacak ama HİÇBİR ZAMAN merak etmedik. Tek bir nedeni vardı o da korku! Şimdi de kimden korkacağım diyeceksin…. Ben cevap vereyim yine; ELALEM!

Kimdir bu ELALEM! Nedir? Neye benzer? Nasıl oluyor da hayatlarımıza kolaylıkla hükmedebiliyor! Neden korkuyoruz ondan bu kadar ölesiye? Sorgusuz suallerden ve cevapsız iklimlerden geçmişiz de halen bu soruların cevabını cesaretle verememişiz! İçimizdeki o küçük çocukların korkusunu bir türlü bastırıp, güneşli ve apaydın günlere ulaşamamışız! Aylar önce bu konu üzerine “Elalemleşmek! Dikkat çok gizli” Adıyla bir yazı yazmıştım. Oradaki elalemin kim olduğuna cevabım; Bizlerin ta kendisi olmuştu. Evet elalem bizdik ama nasıl? Bu sorunun cevabını üstelemeden bir kenara atmıştım. Ama bugün bu yazımla onun içini tamamiyle dolduracağız artık. Zira içimizdeki o masum çocuklar bir mum misali yavaş yavaş sönmeye başladı. Ardında ise bir yok oluş olacak. Geri dönülemez bir yok oluş. Çocukluğumuzdan beri elalem ile yaşadığımız için bizler de ister istemez elalemin kötü tohumları ile birlikte sulandık. Filiz verdik, yeşerdik, kök saldık ve sonra yavaş yavaş büyüdük. Önceleri çok masumduk. Sonraları “Üzüm üzüme baka baka kararır” Diyerek bizi yavaş yavaş bir karanlığa çektiler. Bunun suçlusu yetiştiğimiz ortamdaki herkesti. Büyüdük dedim ya aslında büyürken küçülüyorduk. Her seferinde lekeleniyor, korkudan korkuya sığınıp, doyumsuz kelimelerimizde için için yanıyorduk.Suçluyduk! Her “Bir kereden bir şey olmaz!” “Madem öyle gecenin bir yarısı dışarı çıkmasaymış!” “Ben ona o elbiseyi giyme demiştim!” “İşsiz adama kızım yok!” “Bu çocuk doğuştan kadın gibi! Baksana halen öldürmemiş kendini!” “Ay yazık halen işsiz!” “Yok yok bundan adam olmaz!” “Annesi de bunun gibi ***** idi!” “ Doğurup, doğurup sokağa atıyorlar!” “Yetim doğmuş bir de ahkam kesiyor!” Diye haykırılanan hakaret dolu ölüme kement olan cümlede suskunluğumuz ile ölümlere dayanak olduk. Çocukluğumuz boyunca ya biz ya da başkalarına kullanılırken duyduk bu cümleleri. Bize kullanılırken insanlar sessizdi. Başkalarına kullanılırken biz sessizdik. Bu karanlık bir döngü misali bizler büyüyüp aynı şeyleri kendi tohumlarımıza aktarana kadar böyle devam etti ve bizler görmezden gelip, susmaya devam ettikçe de devam edecek!

Biliyorum yazılarımdan durmadan neden çözümü paylaşmıyorsun diyerek şikayetçi oluyorsunuz. Aslında siz değerli okurlarıma bir şey itiraf etmek istiyorum. Daha doğrusu biz değerli elalem üyelerine bir istirhamda bulunmak isterim.

“Sorular sorar, cevap bekleriz. Halbuki bilmek gerek o sorular cevaba açılan kapı olurken, cevabın da ta kendisidir! Sadece elalem olup, eleştirmekten göremeyen gözlerimizi kapattığımızın farkında değiliz.” Bu nedenledir ki benden cevap beklemeyiniz zaten cevabım sorularımda gizlidir. Bulamadıysanız dönün ve bakın aynaya! O küçük çocuk acı çekmeye, ağlamaya ve karanlıktan aydınlığa doğrulabildimi diye.

Yorumlar

Bu yazıya henüz yorum yapılmamış. İlk yorum yapan siz olun.

Yorum Yaz

Diğer Yazılar

ABDULLAH MEMİŞ

Kapitalist Enformasyonun Pençesinde Bir Dünya

24.04.2024

...

Devamını Gör

ABDULLAH MEMİŞ

Umut ve Mutluluk

31.03.2024

Bugün mutluluktan dem vuralım. ...

Devamını Gör

ABDULLAH MEMİŞ

Kapitalist Enformasyonun Pençesinde Bir Dünya

21.03.2024

...

Devamını Gör

ABDULLAH MEMİŞ

Van Emek Gençliğinden

21.02.2024

...

Devamını Gör

ABDULLAH MEMİŞ

Doğuda Artan İşsizlik: Kürt Gençleri Umutlarıyla Göç Ediyor

19.02.2024

...

Devamını Gör

ABDULLAH MEMİŞ

Türkiye’de Artan Hayvan Cinayetleri Toplumun Vicdanını Sarsıyor

14.02.2024

...

Devamını Gör

ABDULLAH MEMİŞ

GAZZE’DE İNSANLIK SAVAŞI

15.01.2024

GAZZE’DE İNSANLIK SAVAŞ...

Devamını Gör

ABDULLAH MEMİŞ

TÜRKİYE CUMHURİYETİ VE HİLAFET

02.01.2024

...

Devamını Gör

ABDULLAH MEMİŞ

Van Gölünde İklim Krizi

30.12.2023

...

Devamını Gör

ABDULLAH MEMİŞ

VANDA ULAŞIM SORUNU

28.12.2023

...

Devamını Gör

ABDULLAH MEMİŞ

Komşu’da İnsan Hak ihlalleri: İran

18.12.2023

...

Devamını Gör

ABDULLAH MEMİŞ

Tohumdaki İnsan 2

30.11.2023

TOHUMDAKİ İNSAN KİMDİR?...

Devamını Gör

ABDULLAH MEMİŞ

Öteki Turşular ( Etnosentrizm boyutuyla bakış )

18.11.2023

Ötek...

Devamını Gör

ABDULLAH MEMİŞ

VAN’DA ORGANİK TARIM

05.11.2023

Van Yüzü...

Devamını Gör

ABDULLAH MEMİŞ

Üç Adımda Nasıl Kendim Olurum?

30.10.2023

...

Devamını Gör

ABDULLAH MEMİŞ

Mutluluk

30.10.2023

Bugün mutluluktan dem vuralım. ...

Devamını Gör

ABDULLAH MEMİŞ

VAN GÖLÜ/DÜZELTME

30.10.2023

...

Devamını Gör

ABDULLAH MEMİŞ

TÜRKİYE DE KADIN CİNAYETLERİ RAPORU

30.09.2023

...

Devamını Gör

ABDULLAH MEMİŞ

TÜRKİYE’DE HAYVAN HAKKI İHLALLERİ

29.09.2023

...

Devamını Gör

ABDULLAH MEMİŞ

VAN GÖLÜNDE İKLİM DEĞİŞİKLİĞİ ( Yetersiz kaynak nedeniyle düzenlemede )

29.09.2023

...

Devamını Gör

ABDULLAH MEMİŞ

Keşke derken tüketilenler

31.08.2023

“Keşke…” ...

Devamını Gör

ABDULLAH MEMİŞ

Tohumdaki İnsan

31.08.2023

TOHUMDAKİ İNSAN KİMDİR?...

Devamını Gör

ABDULLAH MEMİŞ

HAYVAN DENEYİ Mİ YOKSA KIYIM MI?

25.08.2023

...

Devamını Gör

ABDULLAH MEMİŞ

İLK BASMANE FABRİKASI

27.07.2023

Fabrikanın kuruluş yeri olarak Nazilli’nin seçilmesi, Birinci Beş Yıllık Sanayi Plânı’nda gözetilen “Bir fabrikanın yeri; onun işleyebilmesi için muhtaç olacağı enerjinin ve kömürün, su...

Devamını Gör

ABDULLAH MEMİŞ

ERKEKLİK ÜZERİNE

23.07.2023

...

Devamını Gör

ABDULLAH MEMİŞ

ÜÇ ADIMDA KENDİN OLMAK

23.07.2023

...

Devamını Gör

ABDULLAH MEMİŞ

TÜRKİYEDE HAYVAN HAKKI İHLALLERİ

14.07.2023

...

Devamını Gör

ABDULLAH MEMİŞ

TÜRKİYE’DE ÇOCUK İŞÇİ GERÇEĞİ

21.06.2023

...

Devamını Gör

ABDULLAH MEMİŞ

2023 DE TÜRKİYEDE KADIN CİNAYETLERİ

19.06.2023

...

Devamını Gör

ABDULLAH MEMİŞ

KIDS BRIDES/ÇOCUK GELİNLER

16.06.2023

...

Devamını Gör

ABDULLAH MEMİŞ

MUTLU BİR SİYASET

31.05.2023

...

Devamını Gör

ABDULLAH MEMİŞ

TÜRKİYE DE 28 MAYIS SEÇİMLERİNDEN 29 MAYISA

29.05.2023

TÜRKİYE DE 28 MAYIS SEÇİMLERİNDEN 29 MAYISA...

Devamını Gör

ABDULLAH MEMİŞ

TOHUMDAKİ İNSAN

26.05.2023

TOHUMDAKİ İNSAN KİMDİR?...

Devamını Gör

ABDULLAH MEMİŞ

ÇOCUK GELİNLER

28.04.2023

...

Devamını Gör

ABDULLAH MEMİŞ

YENİ BİR YAŞAM

28.04.2023

"Bak tam bitti derken yeşeren hayatlar var!"...

Devamını Gör

ABDULLAH MEMİŞ

YARADILIŞ VE TOPLUM

28.04.2023

Sevgili okuyucularım, ...

Devamını Gör

ABDULLAH MEMİŞ

BAŞARISIZ TOPLUM NASIL OLUŞUR?

31.03.2023

Öncelikle başarısız toplum ya da toplumlar yoktur! Başarıdan yoksun bırakılmış toplumlar vardır. Peki nasıl mı başarısızlaştırılır? Hadi gelin hep birlikte öğrenelim. ...

Devamını Gör

ABDULLAH MEMİŞ

BEDEN VE İNSAN

30.03.2023

...

Devamını Gör

ABDULLAH MEMİŞ

YAŞAMAK ÜZERİNE SPEKTRUM

27.03.2023

...

Devamını Gör

ABDULLAH MEMİŞ

NEFRETİMİZ NEDEN?

27.03.2023

...

Devamını Gör

ABDULLAH MEMİŞ

SİYASAL TOPLUM

28.02.2023

...

Devamını Gör

ABDULLAH MEMİŞ

(ARAŞTIRMA YAZISI) KİDS BRIDES

26.02.2023

...

Devamını Gör

ABDULLAH MEMİŞ

TEK YÜREK OLARAK SEVELİM

26.02.2023

...

Devamını Gör

ABDULLAH MEMİŞ

YALNIZ İNSANLAR

20.02.2023

...

Devamını Gör

ABDULLAH MEMİŞ

KEŞKELERDE KAYIPLAR

29.01.2023

...

Devamını Gör

ABDULLAH MEMİŞ

İNSAN DERKEN?

26.01.2023

İnsan,terim anlamıyla; Toplum hâlinde bir kültür çevresinde yaşayan, düşünme ve konuşma yeteneği olan, evreni bütün olarak kavrayabilen, bulguları sonucunda değiştirebilen ve biçimlendirebilen canlıHuy ve a...

Devamını Gör

ABDULLAH MEMİŞ

AYNADAKİ KATİLİM

20.01.2023

Bugün geçen bir haftanın son saatlerinin yorgun bir günü.Hafta boyunca sayısız ölüm, sayısız kadın,çocuk,hayvan cinayetine şahit olup suskunluğumuza gömüldük. Sanki yapacak hiçbir şeyimiz yok...

Devamını Gör