İpek Yolu Haber Ajansı

Güven duygusu






"Ağaca dayanma kurur. İnsana dayanma ölür. Duvara dayanma yıkılır. Dayanırsan Hakka dayan. O bakidir."

Güven ortamının, toplumların devamı için önemi tartışılmazdır.

Birbirine karşılıklı olarak güvenen insanların oluşturduğu toplumlar ancak pozitif değerler üretebilir ve bu tür toplumlar uzun süre sağlıklı şekilde ayakta kalabilir. Güven ortamını bozucu faktörler, aslında toplumun yıkılmasına yol açan faktörler olarak da görülebilirler. Çünkü güvensizlik ortamının devam ettiği toplumların ayakta kalabilmeleri güçtür. İman, insanın kendisine, Yaratıcısına ve başkalarına güvenmesini sağlar. İman edenlerin korkudan uzakta olmaları, yarınlarından endişe duymamaları ve bu düşünce dünyalarını başkalarıyla paylaşmaları sayesinde güvenli bir toplum oluşturulabilir ve yine bunların devamıyla, güvenli toplumun devamı sağlanabilir.

Güven duygusunun belli dönemlerde insanlar arasında azalıp çoğaldığı gözlemlenebilen bir olgudur. Örnek olarak, günümüzde pek çoğumuz, insanların birbirlerine güvenlerinin kalmadığından, aldatmaların, hırsızlık, sahtekârlık, yalancılığın arttığından şikâyet ettiklerini duyuyoruz, zaman zaman da bizzat yaşadığımız kötü örneklerin ardından kendimiz aynı iddiada bulunuyoruz. O halde güven ortamının bugünkünden daha iyi olduğunu söylediğimiz dünle bugün arasında değişen nedir? Azalan yahut çoğalan neler güven ortamının kaybolmaya yüz tutması sonucunu doğurmuştur?

Doğduğumuz andan itibaren, yaşamımızda en hâkim duygu; Güven duygusudur.

Bir insana bir insanın tecrübesine güvenmek…

Hepimiz, bulunduğumuz yaşlara gelinceye kadar, pek çok insanla tanışırız. Bu insanların her birini, farklı yerlerine yerleştiririz, hayatımızın. Dost, arkadaş, tanıdık, eş, sevgili, vs. hayatımızdaki yerlerine göre isimler veririz, onlara. Zaman ilerledikçe bazıları çıkar hayatımızdan. Ya da yenileri eklenir.

Hepsinin ortak paydası, güvendir. Kişiliğine, varlığına – ruhsal ve bedensel varlığına – güvendiğimiz insanlardır. Hatta biraz da gerçekçi olursak, maddi varlığına güvenerek birlikte olduklarımız da vardır, aralarında.

Güven, kişiye duyulur. Konumuyla alakası yoktur, bu duygunun. Karı, koca, sevgili, âşık. Adına her ne derseniz deyin. Duygular değildir, kişiyi yanlış yapmaktan alıkoyan kişiliğidir.

Kişilik, karşılaşılan olaylarla belirginlik kazanır.
Güven duymamak değer verilen biri tarafından yapılıyorsa insanı çok üzen bir hadisedir. Tekrar şans verilse bile karşıdaki insana telafisi çok zordur.

 Bebek, annesinin memesini emerken, kendisine sarılan kollarından ve bedeninden güvende olduğu duygusunu alır. Birinin seni yarı yolda bırakmayacağını bilmektir güvenmek.  Arkandan konuşulmayacağından emin olmaktır. Sırdaşın olduğunu bilmektir. Başın sıkıştığında onu arayabilmektir.

Güvenmek, kendini yalnız hissetmemektir. En kötü zamanında bile kendini iyi hissettirecek bir tebessüm, bir kucaklayıştır. Güvenmek, sevildiğini hissetmektir. "Ya olduğun gibi ya da göründüğün gibi olabilmektir." Yalandan uzaktır güvenmek. Şüphe barındırmaz.  Sağlam bir dostluk vardır birbirine güvenenlerde. Sağlam ilişkiler güven üzerine kuruludur. Bakışlarına, sözlerine ve gülüşüne güvenmektir. Yeter ki güvendiğimiz dağlara kar yağmasın.  Güvenmek cesaret gerektirir.  Biraz da olsa risk barındırır. Gözyaşlarına inanmaktır.  Hayata bakışını samimi bulmaktır. Güvenmek kolay olmamalı. Kolay olursa yanıltıcı ve sarsıcı olur. Tecrübeli kişilere kulak vermeli ve iyi bir gözlemci olunmalı.

Annemize, babamıza,  kardeşimize,  evladımıza güvenmekle, eşimize,  arkadaşımıza güvenmek farklı şeylerdir. Güvenmek,  karşımızdakinin bizi hiç yanıltmayacağı anlamına gelmemeli. Güvenmek; sevmektir, inanmaktır, sığınmaktır. Kucaklamaktır. Allah’a inanmak,  sığınmak; insanlara inanıp, sığınmak gibi değildir.  O’na inanmak size apayrı bir güven duygusu yaşatır.  Risk yoktur. Yanıltma ve yanılma yoktur. Ebedidir. Kalbinizi ferahlatır.

Peki, güven sıkıntısı olan kişilerin profili nasıldır? Aslında çok basit… Her şeyden önce sizi kısıtlamakla ilişkiyi hırpalamaya başlarlar; buradaki başlık kıyafetiniz, yaşam şekliniz, saçınız, makyajınız, gece arkadaşlarınızla çıkmanız, iş yemekleriniz, arkadaş çevreniz velhasıl “sizi siz yapan” her şey olabilir. Hâlbuki unutmayın ki, siz bu yaşa kadar zaten onsuz geldiniz ve onurunuzla, nerede nasıl davranacağınızı bilerek yaşadınız. Bir uyarı, kısıtlama ya da düzeltilmeye ihtiyacınız vardıysa neden sizi seçti? Bir diğer ipucu, yersiz ve anormal sorulardır. Nerede olduğunuza, kiminle olduğunuza, neler yaptığınıza ilk söylediğinizde inanmaz. Sorusuna cevap vermiş olmanız onun için tatmin edici değildir, zira sizin dediğinizin doğruluğuna zaten kendi inanmaz. Muhtemelen bunun sebebi de; kendisinin dediklerinin yalan olması ve sizin de aynı şekilde davrandığınıza inanmasıdır. Bir diğer sebep ise geçmişindeki aldatma ya da aldatılmalarında kaldığı ve ilerleyemediği için, yine aynı şeyin olduğunu düşünerek, ilişkisini sağlıksız yaşıyor olabilir.

Kısacası siz kendinizi keşfedin, evvela siz doğru insan olun, geçmişinizdeki hatalarınızı deneyim olarak kabul edip onlardan ders alarak ilerleyin, hiçbir zaman geçmişin bataklığına saplanıp kalmayın, bu hayatın neden yaşandığını ve hayatınıza giren insanların sebeplerini anlamaya çalışın… İşte bunları yaparken de hayatınıza giren insanlara dikkat edin. Unutmayın ki, kimsenin sizi yorup hırpalamaya hakkı yok. Sizinle aynı frekanstaki insan zaten sizi bulacaktır. Bırakın güven problemi olan, sizinle aynı aşamada olmayan insanlar sizden uzaklaşsınlar… Uzak dursunlar. Siz hep temiz ve güzel ilerleyin. Eninde sonunda güven dolu, sağlıklı, hak ettiğiniz ve sizi siz olarak kabul eden bir ilişki yaşayacaksınız. Ama önce siz o aşamaya gelin…

İnsanlara güvenmeden önce çok düşünün. Allah’ a güvenmek için şüphe barındırmayan imanınız yeter. İnanarak yola çıkar ve güveninizi boşa çıkartacak hiçbir olumsuz durumla karşı karşıya kalmazsınız. Siz bir adım yaklaştıkça, O size daha da yakın olur.

Güvenmek güzeldir.  Yeter ki sonsuz güveneceğimiz varlığın, Allah’ın varlığı olduğunu unutmayalım.  "SEN ALLAH’A GÜVEN. HİÇ BEKLEMEDİĞİN ANDA ÇİÇEK AÇAR UMUTLAR." MEVLANA

16.02.2020
Dibce: Bu Güvenle ilgili yazdığım köşe yazısı değerli kardeşim İpek yolu haber ajansı İzmir müdürlerinden Sn. Ünal Çınarın benden ricası üzerine burada yayınlanmıştır.  Çünkü onu kırmak benim için mümkün olmayan bir eylemdir… Değerli dostlar:  Belli olmayan bir süre burada olmayacağım. Tüm okurlarımdan ve yazılarından ilham aldığım alıntı yaptığım hakkın rahmetine kavuşmuş ya da yaşayan ustalarımdan, kalemlerden, okuyucularımdan haklarını helal etmesini diliyorum…

Yorumlar

Bu yazıya henüz yorum yapılmamış. İlk yorum yapan siz olun.

Yorum Yaz

Diğer Yazılar

Gününüzü gün edin___

17.01.2020

Haydi dostlar ne duruyoruz o zaman günümüzü gün edelim...Zembereği boşalmış sözcük...


Devamını Gör

Mutluluk

13.01.2020

“Mutluluk, gidilen yolun üzerindedir, yolun sonunda değil”Binlerce yıldır insanoğlu, m...


Devamını Gör

Dostluk

06.01.2020

Günaydın kalbimin orta yerindeki sevdiğim dostlarım.Günaydın hüzün adaları, ben duygu gemisi, sabahın ilk ışıklarıyla demir attım kıyılarınıza, hadi uyanın açın gözlerinizi bakın ne diyor gemideki ses; Önce hüzünleri atın gecenin karanlığına, ...


Devamını Gör

Kitap okumak

06.01.2020

İnsanlar hedeflerine ulaştıkları halde mutsuz ve doyumsuz olmaya devam ediyor ve değişim istiyor.O zaman arayış başlıyor ve bu kitaplara yöneliyorlar. Değişim emek vermeden mümkün değil. Okuduğunuz bir şey hayatı ele alış şeklinizi, bakışınızı...


Devamını Gör

Sevmek

06.01.2020

“Günüm gelmiş, insan olmuş, yeryüzüne inmiş doğmuşum ve:Hayatlara dokunmuş. Mutluluk, sevinç...


Devamını Gör

Geldim bir zamana gideceğim bir zamana

06.01.2020

Dostum dön de bir düne bak, eskitmeye başladık bile… Bir gün daha geçti işte üstünden yeni dediğimiz yılın…...


Devamını Gör

Sevmek

04.01.2020

“Günüm gelmiş, insan olmuş, yeryüzüne inmiş doğmuşum ve:Hayatlara dokunmuş. Mutlul...


Devamını Gör

Yeni Bir Yıla Girdik!!!

04.01.2020

Dünden bugüne ne değişti?...


Devamını Gör

Hoşçakal 2019___ Merhaba 2020

04.01.2020

Üç yüz altmış beş günün son Gün/aydınına geldikBir yıl daha bitiyor, düşlerim,...


Devamını Gör

Gül ve Bülbül

27.12.2019

Hayatın özünü doğada arayan Anadolu insanları, sevgiliye duyulan büyük aşkı da küçücük, hoş sesli bir kuşa, bülbüle yakıştırmışlardır. Gül ile bülbül aşkı Türk halk kültürü ve edebiyatında önemli yer tut...


Devamını Gör

Bir kitap okudum

18.12.2019

Evet dostlarım bir kitap daha okudum son sayfasını kapattığımda Orhan Pamuk’un dediği gibi; “Bir kitap okudum ve bütün hayatım değişti.”Benim hayatım değişmedi belki ama bazı düşüncelerim değişti, değişti demeyeyim de, değişmedi sadece tazelen...


Devamını Gör

Gönül yorgun, beden yorgun.

15.12.2019

Neden mi yorgun? Gördükçe egoları kendileri ile birlikte büyüyenleri, büyüpte az çok elde ettiklerini içine sindiremeyip ağu gibi dışa vuranları, işte o dem ki bende, sesleniyorum anama feryat figan mezarının başında, böyle bir dünyaya niye ge...


Devamını Gör

Ses ver sevgilim___

15.12.2019

Sen, solgun baharlarda ki mavi yağmurum, akşam kızıllığında yorgun gölgem, kış ayazında yaz güneşimsin, yaz sıcağında dağlardan serin serin esen meltemim... Bulutlardaki saklı düşlerim, her günün sonunda özlediğimsin....


Devamını Gör

Hayat

11.12.2019

Ve adı hayattı bu garip seferin... Hayat... Kimi zaman çekilmez bir hal alır da yine de terk edemeyeceğini anlarsın onu; boyun eğersin hep isteklerine ister istemez. Bazı anlar olur ki boğaz boğaz...


Devamını Gör

Ne yaratık ama şu insan!

08.12.2019

Mevlana ’ nın çok sevdiğim bir sözü ile başlamak istiyorum. "Ne fark eder ki,  kör insan için elmas da bir, cam da… Sana bakan kör ise SAKIN kendini camdan sanma! " ...


Devamını Gör

Hüzün

06.12.2019

Bugün biraz arabesk takılmak istiyorum. Biraz aykırı, biraz isyankâr, biraz bunalım takılmak istiyorum. Bedri Rahmi gibi “Hüzün geldi başköşeye kuruldu / yoruldu yüreğim yoruldu.” diyorum ben de…...


Devamını Gör

3 Aralık Dünya Engelliler Günü

03.12.2019

’BUGÜN KUTLAMA DEĞİL FARKINDALIK GÜNÜDÜR’Bu gün 03...


Devamını Gör

“SEÇEMEDİKLERİMİZ” ama “VAZGEÇEMEDİKLERİMİZ”

30.11.2019

Ve de illaki yanı başımızda bekleyen keşkelerimiz...Seçebildiklerimiz var, bir de ...


Devamını Gör

Haset

27.11.2019

Haset, insanlık tarihi kadar eski bir olgudur. Hasedi ilk Hâbil ile Kabil’in hikâyesinde görüyoruz. Hâbil, kardeşi Kabil tarafından katledildi, yani ilk cinayetin sebebi hasetti. Kabil, kardeşinin Allah’ın gözünde daha sevgili olmasına haset etti ...


Devamını Gör

Yalnızlık

25.11.2019

Kalbinin direnişini kaybedenler, ellerindekileri imkânı da dillerindekileri fırsatları da kullanamazlarsa, yalnızlık denizinde yüzmeyi bilmiyorsa, öğrenmekten başka çaresi var mıdır? ...


Devamını Gör

Sevgili Öğretmenlerim,

24.11.2019

Sizinle ilk tanıştığımda çok korkmuştum. Okulun nasıl olacağını, nasıl ders işleyeceğimizi ve neler yapacağımızı bilmiyordum.Kalem tutmayı tam bilmiyordum ve annemi çok özlemiştim. İlk gün çok ağlamıştım....


Devamını Gör

İnsan ve mutluluk

23.11.2019

Akıllı İnsan: ...


Devamını Gör

Okumak, yazmak, söylemek.

20.11.2019

Okumak, yazmak ve söylemek, birbirimizi daha kaliteli anlamak, anlatmak, birbirimizle daha kaliteli anlaşmak için…...


Devamını Gör

Kıskançlık

18.11.2019

-Othello sendromunun dozunu kaçırıp huzurunuzu kaybetmeyin... Bazen sevginin kanıtı olarak görülse de kıskançlık çoğu zaman ilişkileri yıpratan en önemli sorunlardan biridir.Kıskançlık, ilişkilerde, s...


Devamını Gör

Zaman

17.11.2019

Gün yeni yeni aymaya başlarken, kuşlar bunca soğuğa rağmen hangi makamda olduğunu anlamasam da şakımaya başlamışken, hercai menekşeler soğuğa inat renkleriyle cümbüş yaratmak için açama telaşındaysa, güne gülümseyerek uyanmamak için bir nedenimiz olabilir mi?.....


Devamını Gör

Paylaşmak

14.11.2019

Bir anlamı olmalı; doğan güneşin, yağan yağmurun, açan çiçeğin bir anlamı olmalı...Uçan kuşun, kelebeğin, içimizden yüzümüze taşan tebessümün bir anlamı olmalı...Yürekten taşıp yanaklarımızı yalayan gözyaşının, yağan bir yağmur gibi d...


Devamını Gör

10 Kasım’da Atatürk’ü anlamak ve anlatmak

10.11.2019

Ben size bu gün bir büyük aşktan söz etmek istiyorum dostlarım…Görmeden, onunla konuşamadan, kokusunu bile içine çekemeden özleyeceğiniz kişiler v...


Devamını Gör

“BU TOHUMU SİZ EKEBİLİR MİSİNİZ?

06.11.2019

Merhaba dostlarım…...


Devamını Gör

İnsanlık.

05.11.2019

Eski bir anı burada bu gün paylaştığım. Bir amacı yok, amaç biziz, yani insan, benim kalemim yalnızca bir araç Ben yeniden hatırlatmak istedim sadece ne olmamız gerektiğini, diğer yaratılmışlardan farklı olarak niçin yaratıldığımızı...Yoksa içind...


Devamını Gör

Sevmek bir sanattır

04.11.2019

Merhaba değerli okurlarım; size bu gün okuduğum ilginç bir kitaptan, (en azından bana ilginç geldi, sanki sevme tabularını yıkıyor gibi) “SEVME SANATI” başlıklı bir kitaptan. Dr. Erich Fromm’un kaleme aldığı kitaptan bahsetmek istiyorum…...


Devamını Gör

Güneşin doğuşu ve batışı

03.11.2019

Toros dağları kokarım ben, Çukurova’dan yollanan... Karadeniz’de hırçınca soluklanan… Marmara’dan dinlenen… Ege’den başlayıp Akdeniz’e el verip sevdalanan… Bir sevdadır Ege’nin mavi yeşil koynuna düşen yüreğim, bir martının kanat çırpınışları gibi. ...


Devamını Gör

DÜŞSEL BİR SEY-İR…

31.10.2019

Kokuşmuş dünyanın, kokuşmuş bir kentinin, ortasında yürüyorum.Her gece rüyamda gördüğüm, çıkmaz o dar uzun sokaklar. Gölgemin yakasına bedenimi iliklemişim sürükleniyorum.Ensemde derin derin kızgın bir soluk ama zafer kazanmış ...


Devamını Gör

Gıybet ve Dedikodu

30.10.2019

Günaydın Türkiye’m, Günaydın Vatanım…Tüm kuşlara, ağaçlara, insanlığa, doğaya günaydın!Hz. Mevlana der ki: Dostlarını daima vefa ile hatırla. Arayan sen ol, bulan sen; tanıyan sen ol, kucaklayan yine sen. Kula vefası olmayanın, Hakk&rs...


Devamını Gör

29 Ekim Cumhuriyet Bayramı

29.10.2019

Türk milleti için Cumhuriyet Bayramı, milli birlik ve beraberliğin, toplumsal dayanışmanın simgesi olarak kutlanan milli bayramdır....


Devamını Gör

Aşk ve Maşuk

28.10.2019

Anadolu topraklarında, vatanımızın hemen her yöresinde, kökleri önemli tarihsel birikime dayanan folklor oyunlarına rastlamak mümkün…Bu oyunlardan...


Devamını Gör

Hayata Emekle Dokunanlar

27.10.2019

Aziz Kardeşlerim, değerli dostlarım, arkadaşlarım ve aziz okuyucularım!...


Devamını Gör

‘Had’ bilmek ‘Haddini’ bilmek…

22.10.2019

“Her kanat denizi aşamaz.”İnsan, haddini bilmelidir. Çünkü Cenâb-ı Hakk’ı...


Devamını Gör

21 Ekim Dünya Gazeteciler Günü

21.10.2019

İnsanların en temel ihtiyaçlarından biri kuşkusuz haber almadır. Özgür ve tarafsız basın, demokrasilerin olmazsa olmazlarındandır. Geçmişten bugüne düşünce özgürlüğünün yanı sıra demokrasinin vazgeçilmez bir unsuru olan gazetecilerimiz; ülkemizin geleceği ve milletimizin menfaatleri doğrultusunda ilkeli, doğru ve tarafsız bir şekilde çalışarak, halkın haber alma hakkını...


Devamını Gör

İnsanda Duruş ve İlke…

20.10.2019

Bir duruşu olmalı insanın, sevmeli insan yaşamayı, sevdikçe yeşermeyi bilmeli… Bir gülüşü olmalı insanın, bir yüreğe sahip olmalı…...


Devamını Gör

Dostluk...

19.10.2019

Konu dostluk olsun dedik ve oturduk kağıdın başına dostum kalemle bu gün...Hani şu ağı...


Devamını Gör

Sitem...

19.10.2019

Gün/aydınlığı bir umutla başlar her güzel gün için ama bana dün gibi bu gün, hem de sabah keyfim olan bir kahve ile güzel başlamıyordu bu sabah...Gülücükler etrafımı sarmıyordu. İnsan en çok neyi özleyeceğini hiçbir zaman bilmiyordu.Yine a...


Devamını Gör

Hayatı Yaşamak ...

19.10.2019

Merhaba dostlar......


Devamını Gör

Minnet duygusu...

18.10.2019

Geçmiş zaman olur ki; bir gün anılarına düşer…  Ne zaman eskiler gelse aklıma ’geçmiş zaman olur ki hayali cihan değer’ sözü dolanır...


Devamını Gör

Mutluluk

18.10.2019

Gün/aydın dostlarım… Yasamak sevmektir diyorsan… Yaşama sevincini yitirme… Kollarını aç… ________________ Benim adım SABAH… Sevgiye başlangıcım ben. ...


Devamını Gör

Acı neydi…

18.10.2019

Yaşamak sevmektir diyorsan… Yaşama sevincini yitirme… Kollarını aç… ________________ Benim adım SABAH… Sevgiye başlangıcım ben... Tanrı haftanın ilk günü olarak Pazartesiyi verdi, ortasına Çarşambay...


Devamını Gör

Eleştirmek___

18.10.2019

Eleştir ama___ Eleştirmeden önce kendini düşün!..Çünkü; ”Bir kimseyi eleştirmeden ...


Devamını Gör

Karanlığın Korkusu…

17.10.2019

Ve bu sabah ilk defa seslendim balkonumdan aşağıya, çöp konteynerlerinden geri dönüşüm artıklarını toplayan insanoğluna. Adını bilmiyordum, ama adını ben koymuştum. “Sabahı öksürük sesiyle selamlayan adam…” Gel çay içelim diye. Erken kalkarım ben, çok erken. Balkonumda yaşayanlar var onlarla konuşma...


Devamını Gör

Bizim olmayanın bedeli…

17.10.2019

Bu dünyada hiçbir şey bize ait değil sadece emanet. Ne güzelliğimiz, ne yakışıklığımız, ne i...


Devamını Gör